”
Kınakına Kabuğu
Kınakına Kabuğu, kökboyasıgiller familyasından, 5-20 m boylanabilen bir bitkidir. Yaprakları eliptik veya yumurta şeklinde kenarları bütündür. Yaprakların üstü koyu yeşil ve tüysüz, alt yüzeyi tüylü ve eski yaprakları esmer veya kırmızı bir renk alır. Çiçekleri dalların uç kısmında topluca bir arada bulunur.
Anayurdu Peru ve Bolivya olan ve sanayii bitkisi olarak Cava, Güney Hindistan, Kolombiya, Seylan, Guatemala, Kamerun ve Kongo gibi tropikal ülkelerde yetiştirilir.
Kabuğundan “Kinin / Quinine, Chininum” çıkarılır. Kınakınanın terkibinde kinin, kinidin, kinşonin, kinşonidin, sinşol, kupreol gibi maddeler vardır. Gövde ve kök kabukları (Cortex Chinae) kullanılır. Acı bir tadı vardır
Halk tebabetinde kullanımı:
Faydaları
İştahsızlık, sindirim bozukluklarından;şişkinlik ve hazımsızlığa karşı kullanılır.
Dermansızlık ve halsizlik gibi durumlarda vücudu kuvvetlendirici ve dinçleştirici özelliği vardır.
Ateş düşürür.
Nevralji, sıtma, grip, bulaşıcı hastalıklarda da fayda sağlar.
Kalp ağrıları, kalp çarpıntısı gibi hallerde kullanılır.
Kullanım Şekli – Çay : Kınakına kabuğu ince kıyılarak 1 gr demliğe konur ve üzerine 300-500 ml kaynar su ilave edilir ve 15-20 dk demlenmesi beklendikten sonra süzülerek içilir. Günde toplam olarak en fazla 3 gr Kınakına kabuğu veya tozundan çay yapılabilir. Yani 3 defa 1 gr alabilir, zira fazlası zararlıdır.”