Havuç Besinlerimiz arasında belki de bedenimize en yararlı sayılan ve sözgelişi Belçika’da çocukları yemeleri konusunda yüreklendirmek için meyve sınıfına sokulan Havuç’u veren bitkisi, Maydanozgiller’dendir. Anayurdunun Asya, Avrupa ve Kuzey Afrika olduğu savunulan havuç, günümüzde dünyanın pek çok yeri ile Türkiye’de bol bol yetiştirilmektedir. Bugün makbul sayılan havucun, birçok yabani türünün yıllarca süren seleksiyonları sonucunda elde edilmiş 8 önemli çeşidi vardır.
50-100 cm. kadar boylanan havuç, ikiyıllık bir kültür bitkisidir. Birinci yılında toprak altında bulunan ve yenilen etki kökleri ile toprak üstü yaprak ve saplarını geliştirir. İkinci yılında bitkinin çiçek ve tohumları oluşur. Bazı yabani havuçlarla birkaç kültür türünde bitki biryıllık olarak gelişmekte, aynı yıl içinde bitkinin tüm bölümleri oluşabilmektedir. Bitkinin besin yönünden pek zengin etli, şişkin kökü, çeşitli biçim, renk ve büyüklüklerde olur. Kökün ortasında bulunan ve halk arasında odun denilen özü de çeşitli çaplarda ve özelliklerdedir. Bu tür, özün bulunmadığı havuç türü elde edilememiştir.
Havuç köklerinin rengi genellikle sarı, turuncu ya da çeşitli tonlarıyla pembedir. Ülkemizde Hatay ilimizin Samandağı yöresinde, koyu vişne çürüğü renkli pek nadir görülen havuçlar yetiştirilmektedir. Havuç bitkisinin oluklu gövdesi ve dereotununkine benzeyen ince yaprakları vardır. Erselik özellikli çiçekleri, 60-100 cm. uzunluktaki sapın ucunda şemsiye biçiminde oluşur. Beyaz ya da ender olarak yeşilimtırak renklidir.
Tohumları küçük, sarımtırak kurşuni renkli ve hafif çengellidir. Kökleri çiğ (pişirilmemiş) olarak yenildiği gibi yemeklere ve salatalara katılarak, suyu çıkarılarak, tatlıları ile turşusu yapılarak bol bol tüketilir.
BESİN DEĞERLERİ
100 gr. taze havucun içerdiği önemli besin değerleri şunlardır: 30-42 kalori; 1,1 gr. protein; 9,7 gr. karbonhidrat; 0 kolesterol; 0,2 gr. yağ; l gr. lif; 36 mgr. fosfor; 37 mgr. kalsiyum; 0,7 mgr. demir; 47 mgr. sodyum; 341 mgr. potasyum: 23 mgr. magnezyum; 8.115-11.000 IU A vitamini: 0,06 mgr. B1 vitamini; 0,05 mgr. B2 vitamini; 0.6 mgr. B3 vitamini: 0.15 mgr. B6 vitamini: 7,6 mcgr. folik asit: 6-8 mgr. C vitamini ve 0,6 mgr. E vitamini.
SAĞLIĞIMIZA YARARLARI
Yukarıda sayılan gerçekten çok dirimsel besin değerlerinin yanı sıra;
Havuç, düzenli olarak yenildiğinde, sigara içen kişileri de içermek üzere, bedenin akciğer kanserine yakalanma rizikosunu en aza indirgemektedir: Ayrıca havucu sık ve bol tüketen kişilerin gırtlak, mesane (idrar kesesi), rahmin boyun bölümü, kalınbağırsak, prostat ve yemek borusu kanserlerine yakalanma rizikosunun %50 oranında; menopoz döneminin sonrasını yaşayan kadınlarda, göğüs kanserlerine yakalanma rizikosunun %20 oranında azaldığı yapılan araştırmalar sonucunda saptanmıştır.
Kalbin dostu da olan, kandaki kolesterol düzeyini düşürmenin en kolay yoludur.
Araştırmalar, havuç yemenin kolesterolde önemli düşmelere neden olduğunu, havuç yemeyi bırakan kişilerde kısa sürede kolesterolün eski düzeyine yükseldiğini göstermiştir.
Havuç bazı türden gıda zehirlenmelerini önler.
Ayrıca, yapılan araştırmalar, havucun menenjit ve ansefalit (beyin iltihabı) ile gebelikte fetüse geçerek düşüğe neden olan listerya adlı maddenin etkilerini yok ettiğini göstermiştir.
İçerdiği yüksek lif oranıyla peklik (kabızlık) çekenlere iyi gelmektedir.
Kaynatılarak içilen havucun suyu diyareye iyi gelir.
Ayrıca halk arasında, havucun sindirimi kolaylaştırıcı, gaz söktürücü, idrarı artırıcı, kurt düşürücü, aybaşı olayını kolaylaştırıcı ve hatta gebeliği önleyici, afrodizyak (cinsel gücü artırıcı) etkileri bulunduğuna uzun yıllardır inanılmaktadır.
Bütün bu dirimsel önem taşıyan etkilerinden yararlanılmak üzere kişiler özgürce ve bol bol havuç yemelidir. Piyasada toz şeklinde de satılan havucun günlük diyetimizde sıklıkla yer alması , sağlığımıza büyük fayda sağlayacaktır